11 Ağustos 2011 Perşembe

Adaleti Sağlamayan Kadılar

          Osmanlı İmparatorluğu’nda Yıldırım Beyazıt zamanında saraya gelen sekiz-on kişi Yıldırım Beyazıt Han’a kadıların rüşvetsiz iş görmediğini, parayı sayanın, altını verenin davayı kazandığını “yoksula hak kalmadı padişahım” diyorlardı. Yoksul musun şamar oğlanısın padişahım, bağışla bizi bu lafımız bile azınadır diyenler artmıştı. “Biz seni biliriz, sana adalet demiş bel bağlamışız. Adaletin bu ise sana bel bağlayanın durumu nicedir. Tanrı bilsin” dediler.
           Bu sözlerden sıkılan Yıldırım Beyazıt Han, Sadrazam Ali Paşa’ya “Üç ya da dört gün içinde kadıların tamamı Bursa’ya çağrıla” diye emir verir.
           Vakit gelince; “Tamam mıdır Ali Paşa? Kadılarımız tam tekmil Bursa’ya gelmiş midir? Gelmediyse gelmemeye sebep nedir? Ali Paşa:
           “Gelmişlerdir Sultanım!” diye cevap verir. Yıldırım Beyazıt Han:
           “Yahşi!” diye karşılık verir. “Bu gün hemen şimdi Alboyacılar çarşısındaki konağa doldurulacaklar. Konak sağlam gözetlene, sağlam kilitlene, bir kaçan olmaya! Yarın kuşluk vakti Adaleti sağlamak için han yakıla!” diye emir verir.
             Yıldırım Beyazıt Han’ı fikrinden vazgeçirmek kolay değildir. Kimse buna cesaret edemez. Fakat kadıların günahsız bir şekilde yanmasını da istememektedirler. Konu en sonunda Yıldırım Beyazıt Han’ın soytarısına kadar ulaşır. Padişahı güldürmeye çalışan soytarı Yıldırım Beyazıt Han’ı kadıların yakılması fikrinden vazgeçirir ve kadıları yanmaktan kurtarır.          

Hiç yorum yok: